Kafanda canlandır
9 yaşındayken buralardan kilometrelerce uzakta, annemle birlikte Antalya'da yaşardık. Antalya'ya dair güzellikleri başka bir zaman uzun uzun ele alabiliriz fakat şimdi bundan söz etmeyeceğim. Hafta içleri düzenli olarak annem beni okuldan alır, iş yerine götürür, dönüşte beraber eve gelirdik. Her gün gözüm, eve dönerken önünden geçtiğimiz çiçekçi dükkanına takılırdı. Adının daha sonradan Krizantem olduğunu öğrendiğim çiçeklerden almak isterdim anneme. Doğal olarak hiç param olmazdı. 9 yaşında çocuğun olsa olsa yüz bini oluyordu, buna ise en fazla sakız verirlerdi. Ben, ne pahasına olursa olsun kafasına koyduğunu yapan biriyimdir. Çocukken de böyleydim. O çiçekleri alacaktım. Bir gün bir yolunu bulup Krizantemlerin fiyatını sordum. Anneme verebileceğim kadarı üç lira tutuyordu. Karar vermiştim, o parayı biriktirecektim. Hatırlıyorum, az buz iki milyon olmuştu param. Benim inanılmaz salak, inanılmaz yancı ve inanılmaz bedavacı bir arkadaşım vardı. Annemin bana özenle hazırladığı...